Anadolu Yakası:
Ihlamurkuyu, ıhlamurkuyu mahallesi alemdağ caddesi, Huzur Sk. no:5 kat:1, 34771 Ümraniye/İstanbul
Avrupa Yakası:
Kartaltepe Mahallesi Torkam E5 Ofis D1 Blok Kat:2 D:36 Sefaköy Metrobüs Durağı, 34295 Küçükçekmece/İstanbul
Ihlamurkuyu, ıhlamurkuyu mahallesi alemdağ caddesi, Huzur Sk. no:5 kat:1, 34771 Ümraniye/İstanbul
Kartaltepe Mahallesi Torkam E5 Ofis D1 Blok Kat:2 D:36 Sefaköy Metrobüs Durağı, 34295 Küçükçekmece/İstanbul
Siğil insanlarda papilloma adı verilen virüslerden kaynaklanan iyi huylu bir cilt oluşumu olarak tanımlanabilir. Siğil genellikle yüzde, ayaklarda ve ellerde meydana gelir. Nadiren genital ve anal bölgede de siğiller olabilir. Siğiller genellikle ergenler ve çocuklar arasında yaygın olarak görülmektedir. Bu küçük şişkinlikler kişinin rahatsız olmasına neden olabilir. Bazı siğiller ağrı ve kaşıntıya da neden olabilirler. Bazı siğillerin HPV kaynaklı olmadığı görülmektedir. Göbekli siğil adı verilen tür HPV’den kaynaklanmamaktadır. Bu tür siğillerin bulaşıcı olmadığı da yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur. Virüslerin neden olduğu siğiller çok bulaşıcıdırlar. Bazen dolaylı olarak bazen de direk temas sonrasında siğil bulaşabilir. Havlu, tıraş makinesi vb. kişisel aletlerin paylaşılması siğillerin bulaşmasına neden olabilir. Siğil ve diğer bulaşıcı cilt hastalıklarından korunmak için kişisel aletlerin kişisel kullanılması yani paylaşılmaması gerekmektedir. Siğili vücuduna alan bir kişi 4 ile 8 ay arasında siğili çıkaracaktır.
Siğil tanısı hekimlerin yapacağı muayene sonrasında konacaktır. Genellikle hekimler siğillerin türü hakkında bilgi sahibi olmak için test yapılmasını talep ederler. Yapısı, yeri, lezyon şekli gibi noktalar önemlidir. Hekim ilk muayenede siğil olup olmadığını anlamakta zorlanabilir. Böyle bir durumda hekim test ister ve örnek alınır. Alınan örnek üzerinde yapılan incelemeler sonrasında virüs tespit edilir ve vakanın ne olduğu ortaya çıkar.
Siğilde doktora gitmek genellikle gerekli olmaz. Çünkü siğillerin pek çoğu vücut için zararlı değildir ve tedavi yapılmadan kendiliğinden ortada kaybolabilirler. Bazı hastalar siğillerden kozmetik olarak rahatsız olabilirler. Böyle durumlarda siğil tedavisi yapılabilir. Ancak aşağıdaki durumların söz konusu olması halinde mutlaka uzman bir hekime danışmak gerekir:
Bazı siğil türleri ile cilt kanseri türlerinin karıştığı gözlemlenmiştir. Özellikle yaşı ileri olan kişilerde bu durum söz konusu olabilir. Bu nedenle siğili küçümsemeyin ve mutlaka bir uzmanın siğile bakmasını sağlayın.
Siğil tedavisi yapılması için hekim farklı yöntemlerden faydalanabilir. Hangi yöntemin tercih edileceğine karar verilirken siğil sayısı, siğil boyutları ve siğil konumu önem taşır. Siğil tedavisi için sıklıkla içinde salisilik asit bulunan ilaçlar tercih edilir. Buna ek olarak kriyo terapi adı verilen dondurma yönteminden ya da cerrahi işlemden faydalanılabilir. Tedavi olduktan sonra bazı kişilerin HPV virüsü tamamen pasif hale gelir ve siğil kendini tekrar etmez. Bazı bireylerin bağışıklık sistemi zayıf olduğu için siğil yeniden kendini tekrar edebilir. Tedavi yapıldıktan sonra hastanın bağışıklığını güçlendirmek adına çeşitli yöntemlere başvurulmasında fayda vardır.
Siğilde kriyoterapi tedavisi için hekim siğile sıvı azot uygulaması yapar. Sıvı azot soğuk bir maddedir ve üst cilt katmanında yer alan hücrelerin yok edilmesini sağlar. Bu uygulamanın farklı şekillerde yapılması mümkündür. Uygulama için pamuklu bir çubuğun sıvı azotun içine batırılması ve ardından siğil üzerine biraz baskı uygulanarak tamamlanması gerekir. Uygulama haftada en az bir kere yapılır. İşlemin siğil geçene kadar tekrar edilmesi şarttır. Bu tedavi yönteminin bazı yan etkilere sahip olabileceği bilinmektedir. Tedavi sırasında kişi ağrı hissedebilir. Tedavi sonrasında da ağrı ortaya çıkabilir. Eğer kişi diyabet hastasıyla bu yöntemle tedavi önerilmemektir. Ayakta siğile uygulana tedavi siğilde sinir hasarına neden olabilir. Ayrıca ayak yaraları da meydana gelebilir. Bu nedenle genel sağlık durumunuz hakkında mutlaka hekime bilgi verin.
Siğil türleri düz siğiller, ayak tabanı siğilleri ve basit siğiller olmak üzere 3 sınıfta incelenebilirler. Basit siğiller sarımsı ya da kahverengi renkte olurlar. Kaba dokuları bulunur. Yuvarlak şekillidir. Genellikle ellerde ve bacaklarda görülmektedir. Nadiren tırnak çevrelerinde de görüldükleri bilinmektedir. Düz siğiller genellikle bacak üzeri, eller ve yüzde bulunabilir. Çok sayıda siğil kümesi şeklinde olurlar. Pürüzsüzdürler. Vücudun her yerinde olabilir. Ayak tabı siğilleri ayaklarda derinin içine gömülü vaziyette olurlar. Bu siğiller ağrıya neden olur. Bu tip siğillerin sıklıkla nasır ile karıştırıldığı bilinmektedir. Nasır ile siğilin ayırt edilmesi için siğil içinde siyah ya da kırmızı nokta olup olmadığını tespit etmek gerekir. Kişilerin kilosuna bağlı olarak ayak tabanında yer alan siğillerin içe doğru geliştikleri bilinmektedir.
Siğil yayılımını engellemek için siğil olan kısım ile sağlıklı kısımların birbiriyle temas etmesini önleyin. Siğilin diğer insanlardan bulaşma ihtimali olduğu için, bulaşmaya vesile olacak havlu, tırnak makası vb. kişisel bakım aletlerini paylaşmayın. Havlu, ayakkabı, yastık kılıfı ve kıyafet paylaşılması halleri de siğil bulaşmasına neden olabilecektir. Evde olduğunuz zama mutlaka çorap ya da terlik kullanın. Spor salonunda mutlaka ayağınızda spor ayakkabısı olsun. Siğil şüpheniz varsa hekime görünün. Fiziki muayene yapan hekimler kolayca erken teşhis koyarak siğil yayılmasına dur diyebilirler. Nadiren hekimlerin doku örneği alınmasını istemesi durumu söz konusu olur.
Siğil belirtileri genellikle ayak tabanı, genital bölgeler, eller, parmaklarda görülmektedir. Siğiller olması halinde şu belirtiler de söz konusu olabilir:
Siğil oluşumunda risk faktöründe olan kişiler vardır. En çok gençler, çocuklar, yaşlılar, organ nakli olan kişilerde siğil meydana gelir. Buna ek olarak HIV yani AIDS gibi bağışıklık sistemini düşürecek virüse yakalanan kişiler arasında siğil olabilir.
Siğil tanısı koymak için hekim basit bir muayene yapar. Siğil yayılması ve büyümesi göz önünde bulundurulur ve eğer gerek görülürse deri biyopsisi yapılır. Biyopsiden çıkan sonuçlara göre hekim tedavi uygulayacaktır. Siğil tedavisi herkes için farklı olabilir. Özellikle kişilerin bağışıklık sistemlerinin ne kadar güçlü olduğu tedavide önem taşır.